Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Vodafone Cepte WiFi - Herkesi Kendine Bağla Reklamı

Vodafone'nun bu aralar ekranlarda çok sık dönen reklam filmini izlediniz mi? Eğer izlemediyseniz öncelikle en altta bulunan reklam filmini izlemenizi, daha sonra ise bu yazıya devam edip tekrar izlemenizi rica edeceğim... Reklamı her izlediğimde gülmek yerine; Vodafone'un kendi müşterilerini aşağılamak, küçük görmek üzerine kurgulanmış bir reklam olduğunu düşünüyorum. Böyle düşünmeme neden olan ise sanırım reklamdaki diğer oyuncuların, Ersin Korkut'un canlandırdığı karakterle dalga geçmelerinin Vodafone kullanıcılarıyla dalga geçmek ile eşdeğer de olduğunu hissettirmesi oldu. Yine aynı zamanda reklamı her izlediğimde; aslında Vodafone kendi müşteri kitlesinin profilinin bu olduğunu söylediğini de düşünmeden edemiyorum.

Sırbistan'dan kareler

Doğum Günü Mesajları

Geçtiğimiz Pazar günü doğum günümdü. O gün arkadaşlarla doğum günü pastasını midemize indirdikten sonra, o güzel pastanın fotoğrafını çekip instagram v.s yerlerde paylaşmadığımı farkettim. (Malum sosyal ağlar artık yiyeceğimizi başkasıyla paylaşmasak da, yediklerimizin veya yiyeceklerimizin fotoğrafını paylaşmadan edemediğimiz bir yer haline geldi.)  Fotoğrafını çektiğimde ise geriye şu kalmıştı:  Doğum günümü kutladık, pastamızı yiyip, kalanıyla fotoğrafını çektik geçti gitti.  Sonrasında maillerime bakınırken; farklı markalardan, farklı zamanlarda güvenliğim bahane edilerek benden zorla alınmış olan mail adresime gelen doğum günü kutlama mesajlarıma bakındım. Hepsi aynı metinlerle doğum günümü kutluyorlardı.  Midem bulanarak okuduğum bu sıkıcı mailleri silerken, son anda bir kaçının fotoğrafını alıp burada paylaşmalıyım diye düşündüm ve ekran görüntülerini aldım. İşte yurdun dört bir yanında markalar tarafından büyük bir coşkuyla kutlanan doğum günü mesajarım. İş Banka

İstifa edin

İş hayatının stresli olduğu koca bir gerçek. Ama diğer bir gerçek ise; stres hayatın her alanında var. Bu basit gerçeği kabul etmek zor değil, fakat yine de göz ardı ederiz. Görmekte zorlanırız. Görmekte zorlanan bir çok insanın sanki tüm stress kaynağı "işiymiş" gibi davrandığına da şahit oldum. Genelde bu tür şikayetlerde bulunanlara hemen pata-küte şu cevabı veriyorum; istifa et. Evet gerçekten de çalıştığınız yerde mutsuz iseniz istifa edin. Çünkü mutsuzluğunuzu para ile yok edemezsiniz.  Daha iyi bir maaş sizi sadece bir-iki ay mutlu eder, sonrasınde ise yine başa dönersiniz. Bu kısır döngüden kurtulmak için başka bir iş alanına yönelin. Belki de sevdiğiniz bir işi yapmak, size mutluluk dolu gerçek bir başarı sağlayacaktır. Üstelik sadece kendinizi değil, çevrenizi de mutlu etmiş olacaksınız. Öte yandan "istifa et" demek kolay olsada, herkesin büyük korkuları var ve bu yüzden söylediğim bu cümleleri kimse takmaz. Hatta "istifa et" dediğim bir

Sosyal Medya ve Kelimelerin Yeni Anlamları

İnternetin yaygınlığı sayesinde insanların iletişimi kolaylaşıyor ve kolaylaştıkça da, aslında iletişim kazaları da artıyor. Bu kazaları insanlar yapınca sorun olmuyor, ama milyonlarca lira harcanarak büyüyen markalar adına konuşanlar o marka adına hata yapınca bu hatalar, kaza olmaktan çıkıp bir marka krizine dönüşebiliyor. Büyük veya küçük farketmeksizin bütün markalar için kriz durumu söz konusuyken, buna rağmen hala hata yapıyor olmak, o markanın gelecek açısından başarı elde etmesini büyük oranda olumsuz olarak etkiliyor ve başarı sağlayabilmesi için, o krize kadar harcadığı kadar bir reklam bütçesi daha harcamak zorunda kalıyor. Yani bugüne kadarki tüm markalama çalışması, tüm yatırımı tek bir adımda çöpe atılmış oluyor. Bazen hatalar en basit haliyle var oldukları için marka tarafındaki herkesin gözünden kaçabiliyor. Örneğin Üçler Market'in yaşadığı hemen yandaki durum gibi. Aslında bu durum sosyal medyanın toplum tarafından bu kadar yoğun kullanılmasından önce yaşan