Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SUSUZLUK HİÇ BİR ŞEY, İMAJ HER ŞEY

Herkesin bildiği gibi, büyük şirketlerin, tüketim pastasında ki paylarını büyütmesi çeşitlidir. Bunlardan biride, uygun fiyatlı ürün üretimidir. Aynı marka, farklı fiyat politikası güderek, piyasadaki rakiplerinin sahip oldukları sahayı sıkıştırıp, kendisine her zaman sunulan ‘’buyursunlar’’ yolunu kullanmaya çalışır. Şu an bu yolu takip eden şirketlerden biride Cappy’dir. Meyve suyu pazarında, yüzdelik oranında ki hakimiyeti ve kalitesiyle tüketicinin gözünü kapatıp, rahatlıkla aldığı bir marka olan Cappy, merdiven altı diye tabir edilen, kendisinin yarı fiyatındaki markalara savaş açmış durumda. Ama bunu tüm ürünlerinde değil, sadece 200mililitrelik küçük boy paketlerinde yapıyor. Çünkü; daha önce tüm ürün çeşitleri alanında açtığı savaşta kendisine zarar vermiş ve nerdeyse bölgesel olarak gözden düşmüştü. Konunun ‘’çünkü’’sine gelince: Daha önce Frutia markasının, tüm çeşitleriyle bir anda piyasaya hakim olması, Cappy’nin kendi tahtını sarsmıştı. Zaman içerisinde, şirket tarafından

Ne İstersen İste, Benden!!

Şöyle 1 saat önce Vodafone/istiklal in önünden geçerken, camekana tinerciler tarafından biri siyah, diğeri beyaz boyayla yazılan iki yazı gördüm. Yazık yahu, işyerinden ne istemişler derken yazıları okumaya başladım. Birinde ‘’ÖZGÜRCE KONUŞMAK HAKKIMIZ’’ ve diğerinde ‘’CEPTEN İNTERNET BEDAVA OLSUN’’ yazılı, yazıları görünce, ilk intibamı atıp, gece azıtan bi kaç sarhoşun, karalaması dedim ve tinercilere ait değil de sarhoşlara aittir düşüncesine kapıldım. Ama neden işyeri sahipleri camı temizlememişler ki diye düşünürken, merakıma yenik düştüm ve Vodafone girip, cemekanda ki yazıların sebebini sordum. Yetkili hemen açıkladı, meğer yeni başlayan tarifelerinin ilanıymış. Kendilerine Vodafone’dan böyle bir camekan yazısı yazılması emri gelmiş ve aynı sloganları onlarda kendilerine bağlı diğer Vodafone şubelerine de yazdırmışlar. Tarifeyle ilgili de bir broşür aldım. O anda, yanımda işyerinin fotoğrafını çekebileceğim bir şey yoktu. Yetkiliden bunu çekip bana gönderebilir misiniz diye sord

Her günüm, en güzel günüm

Bazen ilerleyen yaşından şikayetçi olan insanlar görünce o kadar üzülüyorum ki anlatamam. Bulunduğu yaşın kıymetini bilmemek bu olsa gerek. Ben şahsen bulunduğum hiç bir yaşta şikayetçi olmadım. Çünkü bir daha o yaşa dönüşümün imkansız olduğunun hep farkındaydım. Yaşımın gerektirdiği gibi yaşamak, yaşımın gerektirdiği gibi davranmaktan hiç geri kalmadım. Gülünç duruma düşmekten de hiç korkmuyorum. Bazen çocuk olmak istediğim oluyor ama, asla çocuk gibi davranarak çocuk olamayacağımın farkında varıyorum. Bulunduğum yaş 25 ve ben şu an delice kararlar alıp onlarla hayatıma devam ediyorum. Yaşım 35 olduğunda asla dönüp 2o li yaşlarımın özlemini çekmeyeceğimden eminim. Her günümün, en güzel günlerim olduğunu bilerek yaşamak, beni bugün yeterince mutlu ediyor.